MAKÂLÂT - 2

HORASANLI HACI BEKTAŞ'IN MAKÂLÂT KİTABI

HİKAYELER

Nitekim, Isa Peygamber Aleyhi's-selam günlerden bir gün geziye çıkıp yürürken bir dağ dibine ulaştı; su buldu ve içti. Fakat o su acıydı ve o dağ sürekli sallanıyordu. Bunun için İsa Aleyhi's-selam hal diliyle dağa sordu: bu su, niçin acıdır ve sen, niçin sa ianırsın? O dağ, o zaman şöyle karşılık verdi:- Ya Ruhulllah, şöyle bil ki, Musa Peygamber Aleyhi's-seiam zamanında bir yiğit gezerken birden buraya geldi ve bu ayeti okudu:"Kendinizi ve çoluk çocuğunuzu o ateşten koruyunuz ki onun odunu insan ve taşlar olacaktır."(Kur'an LXVI-6)Sonra (dağ), bu ayet Tevrat, incil, Zebur ve Kuran'da var mıdır? dedi. O zaman Isa Aleyhi's-selam, incil, Tevrat, Zebur ve Kuran'da bu ayet vardır diye cevap verdi.O zaman, dağ: - Ya İsa, incil senin, Kur'an Muhammed Mustafa'nındır. Şimdi, Ya Ruhullah! Senin duan kabul görür, dua ette Calap Telaya beni bu titremekten kurtarsın, dedi. O zaman, Isa Aleyhi'sselam dua etti ve o saat içinde o dağ titremekten kurtuldu, acı suyuda tatlı oldu dua etti ve o saat içinde o dağ titremekten kurtuldu, acı suyu da tatlı "afdurO zarrraTr, crdağ şöyfe dedir- Ya Ruhullah! Benim İçimde bir pir vardır; ta Beni israil zamanından kalmıştır. O, Muhammed'i ümmetini görmeyi arzular. Fakat o yiğit;"Yakıtı insanlar ve taşlar olan ve kâfirler için hazırlanan ateşten kendinizi koruyun"Yukarıdaki ayeti okuyunca, bu pir o zamandan beri gece gündüz ağlardı. Bu acı su onun gözyaşıdır. Bu pirin gözyaşı başka bîr çok suya da karıştı, hepsini acı kıldı. Şimdi, Allah'a şükür, senin duan bereketiyle ağlaması son buldu ve acı sular da tatlı oldu.Isa Aleyhİs's-selam bu heybeti görünce İbrette kaldı. Dünyada, bir çanağı, bir asası ve bir iğnesi vardı; onları da ele bıraktı.Bundan dolayı, azizim! Bu, dünyalık biriktirenler türlü türlü azaplardan nasıl kurtarılacaklardır? Nitekim, Res'ul Hazreti Aleyhis's-selam buyurmuştur. "Bu dünya, bir derin denizdir, İnsanların çoğu onun içinde boğulmuşlardır,Zahidlerin ibadetleri; gece gündüz Tanrı'yı zikretmek, bismi'llahİ'rrahmanı'r-rahim'i her işte yad etmek, korku ve ümit içinde olmak ve arzulan dünyada ahiret için yararlı işler yapmaktadır. Halleri de iim-i ledün (gayb ilmi) ne ermektendir ve kendi bilgilerinden memnun kalmışlardır. Nerden gelip nereye gittiklerini bilmezler. Çünkü, bunlara hidayet kapısı açılmadı. Eriştikleri her mertebeye kendi gayretleri ile gelmişlerdir. Bunların bölüğü de hemen bukadardır.Üçüncü bölük, ariflerdir. Bunların aslı sudandır ve bunlar marifet taifesidir. Su, hem kendisi temizdir hem de temizleyicidir. Bu sebeple arif de hem temiz olmalı hemde temizleyici.Soru:K-sselâm ey Ifâd-î rah-; l/.udtı afKİ-i AliArifler katında her sözün üç yüzü önü ve bir arkası vardır. Mana ehli katında ise (her sözün) yetmiş iki ve bir ardı vardır. Ayrıklar, cahiller bilmediklerinden kelimenin ardını söylerlerde kendilerini ateşe atarlar. Fakat, arifler her kelimenin yüzünü söylerler de ateşten kurtulurlar.Şimdi, su lemizdir sonra, temiz su herhangi bir kaba girerse o kap suya döner su (gibi temizlenir). Aynı zamanda kendinden başka şey kalmaz (birikmez) ve rengi de belli olur. Pisliği dışarıda bırakır (mikrobu temizler).Ariflerin arılığı zahirdir; tekrar aslına, erer, birikir. Arifler katında şirk murdardır (pistir); onu içlerinde bırakmaz, dışarı atarlar. Kendilerini arıdırlar ve başkalarını da arıtırlar.Öyleye, şöyle bilmek gerekir kİ kendisini aratmayan başkalarını da arıtmaz (arıtamaz).Şeriat katında ve tene pislik bulaşsa, suyla yıkanınca temizlenir. Su, hem donu hem teni arıtır, cenabeti giderir ve abdest reva olur. Fakat, arifler katında suyla ne elbise ne ten temizlenir.ne de cenabet giderilip abdest reva olur. Çünkü, yıkayıcı arınmayıncı, yumakiık ile yıkanan şey arınmaz. Şimdi, insan gerek ki suya su gerek kî abdestte; abdest, gerek ki namaza; namaz gerek ki Çalap Ta'ala'ya yarasın. Nitekim,Hak Subhanehu ve Ta'ala buyurur:"Değme dil beni anlamaya, değme ten bana ibadet etmeye, değme ibadet benîm marifetimi bilmeye, yaramaz."Bundan dolayı, azizim! iyi düşünmek gerekir ki kişide yaramaz fiil olmasın. Kişi her~zaTTTaTT~ferniz olmalıdır. Insanrn arışız (pis katışıklı) olmasına sebep şeytan fiilinin olmasıdır.Eğer inanmazsan bir kaba içki koy ve ağzını kapat ve denize bırak. O kabın dışını on yıl yıka. Kabın içindeki içki önceki eski içkidir ve murdardır, (yine pistir)Bir başka mana (örnek) de şudur:Bİr kuyuya bir damla içki damlasa, o kuyunun suyunu bir kere boşaltsalar, dışarı dökseler, o suyun döküldüğü yerde ot bitse de o otu koyun yese; takva ehli kavlince o koyunun eti haramdır. Şunun içindir ki içkinin haramiığı ve murdarlığı şeytan fiilİndendir. Nitekim Hak Ta'ala buyurur:"içki, kumar, putlar ve fal okları şeytanın işleri cümlesinden olan pisliklerdir; onlardan kaçının ki felaha eresiniz."(Kur'an V/90)

(ÇEVİRİŞ MİLCAN)
DEVAM EDECEK

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder